Kayıtlar

Mart, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İlham

Garipsin sen, garip. Anlamazsın hiç akıp gidenin önemini. Anlatamazsın yapmadıklarının neleri kaybettirdiğini. Bir kuş olsan mesela, Kaçarsın en yükseğe uçmaktan. Durmazsın çatıların sivri kenarlarında korkusuzca, Yaşarsın, Tüm vurdumduymazlığınla. Garipsin sen, garip, Onca şey seninken şu evrende Yalnızca ağıtlar yakarsın sen, Sonunda her şeyin. Ne dünü anlarsın tam, Ne yarını hayal edebilirsin. Garipsin hem de öyle garip ki, Dinlemezsin sessizliğin sesini. Ki o, sen yokken de vardı. Zamanla, Sen gelince, Ruhunun çığlıklarından uzaklara kaçtı. İşte bunlar söylenecekler. Seni hiç bir kelime tam anlamı ile anlatamaz ama, Benimkiler seni böyle gösterir. Garipsin, çok garip. Evrende bir tozsun ama, hala en büyüğü olmaktır isteğin.

Suret

Kaybedenin yalnız sureti, Kazananın ardına bakmayışısın sen. Ateş tanrısının ateşler içinde yanması kadar İnandırıcı bana senin hikayen. Gözlerin; Mavi ile yeşili kaybetmemek için savaşta. İstekli her seferinde dalgalanmaya. Ucunda ne olursa olsun. İster amansız bir dert, İster sonsuz bir hüzün. Sen, Ey sen, Suskun yaz. Gülerken, çok şey söyler gözler, Ve sözcüklerdir tek tek akan, Kirpiklerinden. Anlatamadın sansan da hiç bir şey, Aslında tam burada başlar beyazlığın. Ama, sonunda sen de, Tüm beyazlar gibi, (Ne acıdır ki) Çabucak ve narin, Siyahla tanışırsın.

Gece İlhamı

Gözler birbirine dokununca, avuçların terler nedense. ve sen, gecenin karanlığında uyurken, -yorganının altında- tutmazsın başka bir kalbin yasını. Var olan, ya da olmasını istediklerin, yalnızca "senin" olmaz, -ne yazık ki- hiç bir zaman. Ellerin ne kadar çabuk terlerse çünkü, o kadar acıdır, boğazında yuvarlanan. Ve bilirsin ki, sabahlar olmaz asla, fikrini ondan ayırmadan.
söz yok. sözcükler yok. ses yok seda, hiç yok. yok oğlu; yok.

deligömleği.

çokküçükbirumutgördümeskikitaplarınarasındahalagözümünönündesinkırıkkalplipalyaço.

Kirpiyim galiba.

Kirpi gibisin çocuk, Her tarafın diken. Kim elini uzatsa, Delik deşik. Üstelik, sen de kan içindesin. Atilla İlhan.

Bir Dize

Güzelken her şeyi umursamazdın ,gelmezdin Geçti artık güzelliğin bana eza verme Çok gelmen gerekirken az gelmen üzdü beni Az gelmen gerekirken çok gelip de öldürme... Ali Şir Nevai

Şimdi gelme güzel kadın.

"Korkularıyla cesaretinin arasında sıkışmış kadın, Haykırsa aşkını, bu kıyıları depremler vuracak kadın, Ellerin titriyor, sinirli misin, yoksa heyecanlı mısın? Bu kıyılar şimdi yanıyor, haydi, gelmeyecek misin? Gözlerinde umut tükenmiş yorgun kadın, Güldüğünde kaçıyor sakladıkların, itiraf etmeyecek misin? Söyleyemediklerinden defterler doldurdum, oku bak, Beklediğin adam seni bekliyor, şimdi gelmeyecek misin? Yollara zift döktüm, basmaya cesaretin var mı? Gönlüne korku saldım, yüzleşmeye muktedir misin? Sorular soruyorum ya, cevaplarını biliyor musun? Cevaplar da umurumda değil, gelmeyecek misin? Yolunu ararken kaybolmuş güzel kadın, Aradığın yerlerde hiç saklanmadım, Aslında iyi biliyorsun, bulduğun gün gideceğim, Merak ediyor musun; acaba dokunacak mıyım Yanaklarına, dudaklarına, boynuna, omuzlarına, Heyecandan titreyen ellerine ve o üşüyen ruhuna? Kahramanını ararken kahraman olmuş güzel kadın, Geldiğin gün gideceğimi bile bile beni sevecek misin?" http://www.2yuz.co...

Meadowlarks.

Meadowlark, fly your way down. I hold a cornucopia and a golden crown For you to wear upon your fleecy down. My meadowlark, sing to me. Hummingbird, just let me die Inside the broken ovals of your olive eye. I do believe you gave it your best try. My hummingbird, sing to me. My hummingbird, sing to me. Don't believe a word that I haven't heard. Little children laughing at the boys and girls. The meadowlark singing to you each and every day. The arc light on the hillside and the market in the hay. Kaçıncı sefer koydum bu şarkıyı bilmiyorum. Ama çok seviyorum ne yapalım. Bakınız ; http://fizy.com/s/1f6qjj

Maddesel bir çalışma

Yazı yazdıkça gevşemek, Yazı yazdıkça genişlemek Böylece moleküler kütlenin artışı ve bağların sıkışması Daha güçlü bir ruh, Erime noktası yüksek. İçeride bir yerdeki çekirdek, Yalnızca atom olmayı, atom kalmayı özlemek. Ama her seferinde, Yeni bileşiklere merhaba demek . CK.

Grafit ve Sözcükler

Resim
Sen dönerken eve, ışıklar bir kez daha yanacak. Sözcükler uyanacak teker teker.Hepsi, heyecanla kapıma gelecek, beni uyandıracaklar.Sanki yıllardır varmışsın gibi sözcükleri dinleyeceğim. Mavi bir kağıda yemyeşil yapraklar çizip, kendimi rüzgarda yürürken hayal edip sözcüklerden yardım isteyeceğim. Ve o zaman, bana gülümseyeceksin. Sustukça büyüse de içindeki sessizlik, hep o şekilde kalacaksın; çünkü ben, hiç bir zaman sözcüklerden istediğim yardımı alamayacağım. Hiçbir zaman istediğim şekilde olmayacak yapraklar. Her seferinde her yeni günde biraz daha kaybolurken kendi benliğimde, kelimelerimi arıyorum aynı zamanda. Susmak, o kadar kolayken, konuşmayı seçiveriyorum. Kendimi, ruhumun davetini kabul ederken buluveriyorum. Sizden kalan ya da sizden gelen kelimeler istiyorum aslında,belki de, sadece. Ama veremezsiniz, biliyorum. İşte ben de bu yüzden belki, bir kağıda, karbon atomlarının garip dizilimlerinin ürünü grafit ile, yalnız ve yalnızca, kendi kelimelerimi diziyoru...