Memento mori!
Memento Mori! Küçük bir başkaldırı, ani bir kayıp, akıp giden kum taneleri. İnsanın hayatı anlamasının ucu bucağı yok, her an, her gün, her insan yeni bir sınav, yeni bir mücadele bizlere. Bazı cümleler gerçekten yaşanmadan anlaşılmıyor, hayat üzerine söylenen tüm beylik cümleler gibi, öylece duruyorlar karşımızda. Ancak başımızı kaldırıp gördüklerimizi hissedince farkına varabiliyoruz neden söylenmişler, o ağıtlar niye yakılmış, o satırlar kimlere, hangi yalnız ve uzun gecelerde yazılmış. Ortak geçmiş ne yazık ki daha iyi hissettirmiyor insanı. İlk ve son olmadığını bilmek daha rahat nefes aldıramıyor, belki de o arada bir yerde, kaçıncı olduğunu bilemeyecek olmak da ekleniyor tüm kederlerin üzerine. Bazı şeyler bazı şeylerin yerine var oluyor bu hayatta. Seni asla yalnız bırakmayan dostların oluyor, gülmekten gözünden yaş gelen anıların, bir şekilde seni güldürmeye çalışan insanlar, hiç bir şey bilmeden derdini görebilenler, az hukukla da olsa yüreğine dokunabilenler oluyor...