Kayıtlar

Mart, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Adem'in Kağnısı

Hayat, bir kabullenme silsilesi şeklinde üzerimize yağarken, bizler nasıl da "salt" kendi tercihlerimizi yaşadığımızı düşünmeyi "tercih"  ediyoruz... Oysa, düşünün ki, güzel bir günde, telefonunuzu bir yerde unutuyorsunuz, ve panikle onu aramaya giderken en sevdiğiniz yüzüğünüz elinizden düşüveriyor. Maddeye bağlılık şu dünyada olabilecek en zehirli kölelik iken, şuracıkta bir yerlere düşürüp kaybediveriyorsunuz onu. Hayat, işte tam o anda, onun gittiğini ve bir daha gelmeyeceğini kabullenme anından ibaret. Bilmem kaçıncı kez bir şeylerin olmayacağını anladığınız o ana dönelim şimdi de.  Her seferinde, yeniden olmamasının iyi olduğunu düşündüren binlerce sebebi kafanızdan geçirip kabul ediyorsunuz. Başka şansınız yok, çünkü devam ediyor, evriliyor hayatınız. O anda kalmanız imkansız. Acınızı, derdinizi, göz yaşınızı, kısacası neyiniz varsa hepsini sırtınıza alıp cam kırıklarıyla dolu yollardan yürümeye devam ediyorsunuz. Aman canım yüzük de neymiş, daha neleri n