Kış

Elimizde ne var bir bakalım. Kaybolmuş bir sol eldiven. Yağmurlu ve ardından karlı bir hafta ortası, buzlanma ve insanın yüzünü yamultan bir rüzgar da cabası. gidip gelen çene-diş ağrıları. Sahip olunamayan Almanca dersi. Şansızlık. Kareli diye alınan, çizgili çıkan defter. Dökülmüş bir kahve. Ucu çorbaya bulanmış bir palto. Yağlı saçlar. Ayrıca; nar&çilek çayı, 102 chem lab manual, güzel bir taç ve kırmızı renge alışma oryantasyonu. Dırdır yapmayın, adam olun diyen bir fizik hocası, bir de hollandalı bir ingilizce öğretmeni. Okunacak kitaplar, yenilerine duyulan özlem.
Bunlar var ellerimde şu aralar. Kar, bembeyaz etti ortalığı ve buz gibi bir soğuk yüzümüze her gün kışın hırçınlığını hissettirmekte. Okula gitmek hiç zevkli değil, ama alışkanlık halinde devam ediyor. Sıcak bir yer bulma, ve sıcak bir şeyler içme isteği her daim üst seviyede.
Bir şeyler karalama arzusu her daim yok ama geldi mi tutamıyor insan. Tutmamalı da.
Ama bir de şu üstü şapkalı a 'ları yazabilsem...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Walking through

Kesfedilmemis Element

No Screws Loose