Kahverengi yaprak
Bir şeyi nasıl yaşamak istediğimizle nasıl yaşadığımız aslında çok farklı şeylermiş kahverengi yaprak. Ne yapmak, ne görmek ve işitmek istediğimiz yalnızca birer andan ibaret. Oysa nasıl yaşadığımız, nasıl sevip nasıl sevildiğimiz hayatımızı oluşturan- yani süreç dediğimiz o uzun zaman dilimi. Sanırım hiç kimse aynı şekilde yaşamıyor bu süreci, ister istemez benzerlikler vardır elbette, ki hayatlarımız bir noktada kesişebilsin. Ancak bana öyle geliyor ki, karşıtlıkların ateşini körükleyen de bu bir şeyi farklı algılayış ve yaşayış biçimleri. Yok, yanlış ya da doğrusu elbette yok, mesele sana en benzer şekilde söyleyeni, en benzer şekilde işleyeni tutabilmek yanında. Aynı notadan girebilmek, aynı şekilde hecelemek. Farklı yaşadığını fark edebilenlere ve birbirinin yaşamını sürdürme şekline, geçtiği yollara, seçtiği insanlara her şekilde eyvallah diyebilmek ne kadar hafifletici olmalı şu hayatta! Bunu yapabilmeyi öyle isterdim ki kahverengi yaprak,birilerinin yaşamına saygısızlı...