Probis ve Gece

Bir kedi var masada. Mor elbiseli.Kulaklarında kırmızılıklar var bir de.Ama ben kırmızıyı sevmem kediyi sevsem de.
"You Don't Know" u açtım yine. Milow a aşık olalı çok olmadı, keşke daha önce olsaydım da, Tielt taki konserine gidebilseydim!
Sabah probis krizimi peki ile söndürdüm. Yarın yemek istiyorum ama probisimi. Yiyemediğim değerlimi.Yeşilimi.
Bir yıl Probis yemedim ki ben.
You don't know anything about me.
...........................................................................
Şarkının en çok bu kısmı güzel;
Baby baby baby you don't know..
...........................................................................
Masa tenisi oynadım bu akşam. her pazartesi bundan sonra evelallah! Forehand backhand zehir gibi kaptık hepsini yasminimle..=)
Gece geldi yine bu seferde..
Yine odalarına, rüyalarının derin denizine daldı bir çok insan..
Ben de gidici o dünyalara dalma heveslisiyim, yarın "okul" var malum..
Aah ah, Serdar Ortaç' a kaldık yine.
"Hayaaaaaat beni neden yoruyosuuuun ?
Madem çok günaaaah oyunu sen bozuyosunn!?"

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Walking through

Kesfedilmemis Element

No Screws Loose