The Ride

Kelimeleri severim. Daha önce de söylemiş miydim bunu?
Onlar olmadan aklımda dolaşan tilkileri yürütemezdim herhalde. En basit açıklamam bu. Belki de açıklama yapmam gerekmiyordur. Evet, dur bakayım, bence gerekmiyor.

Ne kadar keşfedebilirim derken kendimi, etrafımı, sanırım en çok kaybolduğum zamanı bu dönem olarak anımsayacağım. İnsan bir şeyleri rayına oturttuğunu sanıyor ya işte, ben de öyle bir döneme girdiğimi sandığım anda yerinden oynadı yine her şey. Değişim, derinden ama hızlıca ilerleyen bir olguymuş sanırım.Bunu daha yeni anlıyorum. Hatta belki de bu bile eksik, bilmiyorum. Ama en azından deniyorum.

Son zamanlarda nedenini kendime bile açıklayamadığım durumlar karşısında, kendi kendime anlamlı bir açıklama yapamadığım saçma davranışlarım var. Hayat ne kadar karmaşıklaşıyorsa önümde, o kadar ilgisiz ve hissiz hareket ettiğimi düşünüyorum.

Ama gerçeği bilmiyorum. Altında yatanı, kendime, çevreme ve olanlara karşı hissetiklerimi. Sanki şimdi, kendimi aramaya çıktığım yolda, geri dönüyor gibiyim. Başka şeyleri önemserken geride bıraktıklarımı görebilmek için.

2010 böyle geçti benim için. Yılın son günü, bunu gönül rahatlığı ile söyleyebiliyorum.

Ve yeni bir yolculuk işte yine. Nereye doğru ve ne için olduğu bilinmeyen, garip bir belirsizlik.
Kelimeler işte, bu kadar da sihirli oluyorlar bazen, anlatabilecekken her şeyi, dilinin ucundayken tam da, kapalı bir kapı gibi durabiliyorlar öylece.

Anlatmak istediğim de şuydu ki, ne bu yazı ne de kelimeler istediğim gibi olamadılar yine. Ama yılın son günü şerefine, yazmamak olmazdı, ben de oturdum bilgisayarın karşısına.

Şimdi, şu an ki hislerim, yılın son gününde, yine bir şarkı anlatıyor beni işte..


"If I had a way to get out of this deal

If I had a way I'd break the deal

I'm gonna grab the wheel, and man, I will drive

5000 miles just to survive, 5000 miles"*



*Milow- The Ride

Good bye to you 2010 and hope to see you never ever again!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Walking through

Kesfedilmemis Element

No Screws Loose